Anlık İzlenim
Zeynep Bektaş
Beyza Sude Çeliktaş
Cinnah19 yapısının bize hissettirdiklerini ve gözlemlerimizi iki ayrı rota doğrultusunda zıt yönlerde yürüyerek fotoğrafladık. Deneyimlerimizi ‘anlık izlenimler’ olarak tanımladık ve bu çerçevede rotamız üzerinde karşılaştığımız yapı özelliklerini, yapı kurgusunu ve cephe etkilerini fotoğraflarımızla aktarmayı amaçladık. Bu çerçevede birçok farklı işlev için kullanılan Cinnah19’u, hem mimari bir ürün olmasıyla kentte bir sergi nesnesi olarak, hem de kentin manzaralarını çerçeveleyerek sergi nesneleri üretebilecek bir bakış noktası olarak ele aldık. Fotoğraf serilerimizi belirlediğimiz rotalarımız üzerinden oluşturduk.
Rota 1: Doğu istikameti
Duraklar:
-
İlk olarak kaldırıma uzanan saçaklı giriş.
-
Batı cephesi
-
Girişten hemen sonra ön cephede yer alan, yapının merdiven hacmini cephede şerit biçiminde tarifleyen küçük gridal açıklıklar.
-
Doğu cephesinde, ön cephedeki dilden farklı olarak balkonların gridal kurgusu.
Rota 1: Değerlendirme
Cinnah Caddesi’nden aşağı doğru yürürken karşılaştığımız giriş kısmının, vurgulayıcı saçak yapısıyla kaldırıma uzanmış olması, cadde boyunca bulunan diğer yapılardan farklı olarak başımızı kaldırıp yapıya bakma isteği uyandırdı. Çünkü yaya yoluyla bir bağlantı oluşturmuş olan yapı, kentsel alana doğru uzanarak kent ve kentli ile temas kurmuştu. Giriş kısmının saçak ve kolonlarına bakarken rotamızın bir sonraki durağı batı cephesinde bulunan açıklar oldu. Yürüdüğümüz Batı-Doğu aksında caddeden bakıldığında yapının Batı cephesi, yanındaki yapı ile olan mesafenin az olması sebebiyle anlık izlenimimize bütün cepheyi deneyimleyebileceğimiz bir açıda dâhil olamadı.
Girişten hemen sonra ön cephede fazla geniş olmayan bir şerit alanda düzenlenmiş küçük ölçekli açıklıkları gördük. Açıklıkların gün ışığını farklı açılarla kırarak içeri alması, içeride özel bir atmosfer oluşturduğunu düşündürmüştü ve bu atmosferin cepheye yerleştirilen mekanlara özgünlük katacağını öngörmüştük. Fakat açıklıklardan merdivenin gözükmesi, yapının iç kurgusunda vurgu noktalarının sirkülasyon güzergahları olup olmadığı hakkında soru işaretleri oluşturdu. İlgi çekici bir tasarım olmasına karşın yapının ön cephe vurgusun zayıf olduğunu hissettik. Yapı geride kalırken yan cephesine de bakmak için kafamızı çevirdiğimizde ön cephede bulunmayan beklenmedik bir cephe dili ile karşılaştık. Bu cephede yer verilen balkon tasarımları yapının diğer cephelerine ve iç kurgusuna dair merak uyandırdı.
Rota 2: Batı istikameti
Duraklar:
-
İlk olarak çerçevelere bölünmüş balkonlu cephe.
-
Ön cephede yer alan yapının merdivenini tarifleyen şerit şeklinde gridal küçük açıklıklar ve kaldırıma uzanan saçaklı giriş.
-
Batı cephesine gelindiğinde ön cephedeki dilin kullanılarak cephenin tamamen kaplanmış olması.
Rota 2: Değerlendirme
Yürünen istikamette balkonların çerçevelenerek yan yana yerleştirilmiş olduğu cephe, bizde yapıyı inceleme isteği uyandırdı. Çünkü, yapının yan parseldeki yapıyla arasındaki mesafe, cadde boyunca diğer mesafeler düşünüldüğünde, çok genişti. Bu geniş mesafe, yürürken Cinnah 19’u ve bahçesini, farklılaşan anlık izlenimlerle deneyimlememizi sağladı. Balkon çerçevelerinin yükseklik ve genişliklerinin fazla olması, her bir çerçevenin bir yaşam birimini tariflediğini; her bir çerçevenin içinde daha küçük ölçekte bir balkon daha bulunması ise iki katlı bir planlama yapıldığını gösteriyordu.
Yapının doğu cephesi geride kaldığında ise ön cepheye dair küçük ölçekli açıklıklar ve saçak yapısıyla kaldırıma taşmış giriş kısmı bizi karşıladı. Doğu cephesinden aldığımız etkinin devamlılığını burada hissedemedik. Fakat ön cephe tasarımında yan cepheye nazaran sağır bir cepheyle karşılaşmamız ve sağırlık etkisinin ise klasik pencere ögelerinin yanı sıra küçük ölçekli açıklıklarla oluşturulan şerit ile azaltılmış olması yapıya ve diğer cephelere karşı ilgimizi arttırarak merak uyandırdı.
Giriş kısmının önünden geçerken hemen kafamızı çevirdiğimizde batı cephesinde giriş kapısını ve az önce ön cephede kullanılan açıklık tasarımının burada tüm cepheye uygulanmış olduğunu gördük. Böylece yapı gözümüzde cepheler bazında daha bütüncül bir boyut kazandı.
Cinnah 19’dan Ankara Manzaralarını Çerçevelemek
Diğer rotalarda Cinnah19’un kentte bir nesne olma durumunu ele alıp bir değerlendirme yaparken buradaki durumda tam tersi bir etki oluşturmayı amaçladık. Yapının içinden kenti bir manzara olarak ele alıp yapının çerçevelerinden kente bakmak ve bu bakışlardaki etkiyi deneyimlemek bizim için ilk amaçtı. Yapının çerçevelediği kent manzaraları yapının farklı yerlerinden bakıldığında sürekli değişkenlik gösterdi. Örneğin yapının içine ilk girdiğimizde karşılaştığımız koridor ve gridal olarak küçük açıklıklarla kurgulanmış cepheden bakış başka bir manzara etkisi yaratırken yapının diğer cephesine geçiş yapıp balkonlardan kente baktığımızda bambaşka bir etki ile karşı karşıya kaldık. Bu manzaralar fotoğraflanıp orada olmayan birine gösterildiğinde farklılaşan manzaralardan kaynaklı buranın aynı yapı içinden çekilen fotoğraflar olmadığını düşünebilirdi. Bu durum bizi ana başlığımız olan ‘anlık izlenimler’ konumuza götürdü. Bir bilgiye sahip olmadan bir fotoğrafa bakmak farklı yorumlanabilirken; bir yapının konumunu ve farklı yönlerini yapının kendisini bire bir deneyimleyerek bakmak farklı hisler oluşturabilecekti.
Sonuç
Cinnah19 yapısını, belirlediğimiz ‘anlık izlenimler’ ve manzara olma konsepti gereğince inceleme yapmak için yapıya gitmeden önce herhangi bir ön araştırmada bulunmadık. Araştırma yapmamamızın temel sebebi yapıyı ‘iki kere hissetmek’. Araştırma yapmadan gitmemiz tıpkı gündelik hayatımızda veya seyahatlerimizde olduğu gibi çoğu zaman daha önce görmediğimiz, hakkında bilgi sahibi olmadığımız yapıları, ilk görüşümüzde içimizde uyanan hisleri ve anlık deneyimlerimizi hafızamıza kaydetmemizi sağladı. Daha sonra yapı hakkında araştırmalarda bulunup bilgi sahibi olmamız ise yansıtılan ile yansıyan arasındaki ilişkiyi bir ‘an’da birleştirdi. O an düşündüğümüz, hissettiğimiz ve çıkarımda bulunduğumuz kendi sonuçlarımız, araştırmalarımızla birlikte sebeplere bağlandı. Eğer araştırma yaparak yapıya gitseydik, zihnimizdeki sadelikle bu yapıyı görme şansımız olmayacaktı. Yapıyı keşfetmeye değil, zihnimizdeki bilgileri yapı üzerinde görmeye çalışacaktık.
Mi̇marı Nejat Ersi̇n Anlatıyor:
“Proje çalışmalarına 1956 yılında başladım. O günlerin mimari yayınlarında önde gelen dünya mimarları içinde etkisinde kaldığım Le Corbusier, Oscar Niemeyer, Lúcio Costa, Edward Stone bana bir takım ilhamlar verdiler. Bunların başında Le Corbusier’in ikamet blokları (Unité d’Habitation) ilgimi çekti özellikle dubleks dediğimiz binalar bana konuya yaklaşma yönümü gösterdi. Le Corbusier yapılarında bir ikamet bloğu içinde çok çeşitli büyüklükte ve hacimde daireler yapmış bunların aralarına dubleks olanlarını da yerleştirmiş ve çeşitli büyüklükte yapmıştı. Halbuki bizim yaptığımız bir kooperatif ortaklığı olduğundan 15 ortağın dairelerinde her bakımdan eşit ve aynı olması şarttı. Aksi halde ortaklardan tepki çekecekti. Bu kaygıdan hareketle dubleks olarak yapılacak dairelerin hepsini eşit olması gerektiği düşüncesiyle yaptığım sayısız etütlerden sonra en sade projeye karar verdim. Dünyadaki örneklerinde bu tip projelerin değişik bir arayış ve çözümle kompleks bir sonuç getirdiği görülmüştür. Corbusier’in Marsilya Bloku gibi. Tercihimin en önemli nedeni tüm kooperatif üyelerinin ilk olarak sahipleneceği dairelerinin sıcak bir ev havasını vermesini ve onun içinde rahatça yaşama olanağı bulmalarını istemeleri her zaman aklımda olmuş ve onu gerçekleştirmeye çalışmışımdır. Cephelerin tanziminde o yıllarda beni çok etkileyen İngiliz mimar Stone’un tüm yapılarında kullandığı beyaz beton grilleri kullanmak isteyişim ön plana çıkmıştır. Dikdörtgen olarak imal ettirip kullandım. Bunun imalatı beni çok uğraştırmıştır. Sonunda bu griller binaya çok çarpıcı bir görünüm kazandırmıştır. Sahiplerinin mimar ve mühendis olmaları beni bir fantaziye sürüklemiş, çatıda ortak mekân olarak kullanılması için mutfak, ofis, tuvaletler (ve) şömine yapılarak ortakların o zamanlar pek moda olan parti verme olanağı sağlanmıştır. Ayrıca ilk defa çatı katına küçük bir yüzme havuzu yerleştirilmiştir.”